• bir kısım kitıpiyozların taşımaktan utandığı poşet çeşidi. üstünde kırmızı üzerine beyaz "bim" yazar. adeta bir marka olmuştur artık.

    yeri gelir sevgiliyle buluşmaya giderken eşyalarımı koyarım içine, yeri gelir iş görüşmesine giderken cv'mi vs. koyarım içine. karizmama karizma katar her ortamda.
  • (bkz: aldi torbasi)
  • son dönemde ezeli rakibi olan migros poşetini geçerek büyük sükse yapmıştır. karikatürcüler dahi poşet çizdiklerinde üzerine bim poşeti yazar oldu.
  • ebediyete kadar çöp poşeti olmaktan ileriye gidemeyecek poşetlerdir. fantezi ürünü olarak kullanılabilir mi? evet.
  • çok güzel kirli çamaşır torbası olan şey.
  • migros po$eti'ni insanlar cop torbasi yapip marka imajini zedeliyor diye altini delik uretmeye ba$ladiklarindan biri turk evlerindeki tenekelerde tek adres.

    klasmanindaki aldi po$eti'nin guzelligiyle kapi$masi mumkun olmasa da delikanli, sokaktan, halkin icinden bir po$ettir.
  • hüzünlü bir torbadır.
    ellerde görürseniz eğer anlarsınız ki pırıl pırıl ışıkların yandığı, güzel müziklerin çaldığı pahalı ve lüks marketler yerine genellikle karanlık olan, doğru dürüst rafların olmadığı ve ürünlerin ucuz fakat nispeten kalitesiz satıldığı bir yerden alışveriş edilmiştir.
    hem babacan bir fedakarlık hem de içbayan bir kasvet yükselmektedir bu torbalardan.

    özellikle badem bıyıklı kasiyerlerinin elinden aldıkça türkiyeyi anımsarım,
    toplumsal eğilimleri,
    yanlış seçimleri düşünürüm...
  • aşırılması insanı tekinsiz hazlara koşturan ender objelerdendir. bilindiği gibi bim kasiyerleri tembihlendikleri üzere poşetleri taneyle verirler. bu konuda eksper oldukları için aldığınız mallara bakıp onların kaç poşete sığacağına karar verip, kasanın altındaki o güvenli poşet zulasından tek tek sayarak çıkarttıkları poşetleri size bahşederler. lan altı üstü bildiğin poşet, bunu bir fazla versen ne olur, bir eksik versen ne? üstelik ben onları evde bildiğin çöp poşeti olarak kullanıyorum yahu, ortalığa atıp nihahaaa diye kahkahalar eşliğinde doğayı kirletme gayretim yok.

    işte bu yüzden de ben her bim alış verişi sonrası sırf kıllığına bimden poşet aşırıyorum. onlar vermese de ben alıyorum. kimi zaman torbalara daha az ürün paylaştırarak yeni torba talep ediyorum. kasiyerin kısık gözlerle sininrli sinirli bakışlarına aldırmadan verdiği yeni poşetlerin zevkini çıkartıyorum. eğer kasiyerin negatif elektriğini çekecek halde değilsem malları torbaya doldururken boş poşetleri de çaktırmadan içeri atıp, sonra mahzun bir ifadeyle; "bakınız sanırım eksik torba verdiniz, onca ihtimamla yerleştirmeme rağmen torbalar yetişmedi, yenilerini rica ediyorum" der gibi melül melül bakarak hakkını talep eden müşteri pozları takınıyorum. kimi zaman torbaların altında kalan boş torbaları da market arabasına kaydırıp dışarda keyif kahkahaları eşliğinde arabaya atarken zevkten titriyorum.

    netekim bir kaç sikindirik poşeti bana çok görüp sayıyla teslim eden bim den kendi intikamımı alıyorum bir şekilde. görüldüğü üzere basit bir insanım ve basit zevklerim var.
  • ben bu torbayla üniversiteye giderdim, hiç de rahatsızlık hissetmezdim :)
hesabın var mı? giriş yap